Sultan İkinci Abdülhamid Sevgisi İstanbul’da Meydanları Doldurdu

Kategori: Etkinlikler - Tarih: 1 Eylül 2016 13:52
Sultan İkinci Abdülhamid Sevgisi  İstanbul’da Meydanları Doldurdu

İstanbul Tarih ve Kültür Topluluğu olarak, “İstanbul’a Sayısız Eser Kazandıran Üç Kıtanın Son Hükümdarı Cennetmekan Sultan İkinci Abdülhamid Han’ı” vefatının 97’inci yıldönümünde kapsamlı bir anma etkinliği ile yâd ettik.

Beylerbeyi Sarayı Ziyareti
İstanbul Tarih ve Kültür Topluluğu olarak Üsküdar Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü ile birlikte organize ettiğimiz etkinlik kapsamında Üsküdar Gençlik ve Eğitim Merkezleri Bünyesindeki 300 genç ile Sultan Abdülhamid’in son nefesini verdiği Beylerbeyi Sarayını ziyaret ettik.
 
 Etkinliğe İstanbul Tarih ve Kültür Topluluğu Yönetim Kurulu, İkinci Abdülhamid Han’ın torunlarından Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen ve Üsküdar Kaymakamı Mustafa Güler katıldı.
 
Tarihçi Abdullah Zülgaip Akkuş’un rehberliğinde Beylerbeyi Sarayı’nda Sultan Abdülhamid Han’ın son nefesini verdiği oda ziyaret edildi ve Sarayda yaşadığı 6 yıllık sürgün hayatı Tarihçi Abdullah Zülgaip Akkuş tarafından anlatıldı.
 
Ziyaretin ardından ortak basın açıklaması yapıldı. Üsküdar Kaymakamı Mustafa Güler:
 
“Osmanlı Devletinin son padişahlarından ve büyük bir Siyonist ve Yahudi oyunuyla karşı karşıya kalan ve bununla mücadele eden, ama onların maalesef bir anlamda işbirlikçileriyle sürgüne gönderilen ve burada şehid edilen Abdülhamid Han hazretlerini rahmetle ve saygıyla anıyoruz” dedi.
 
Abdülhamid Han’ın günümüzde hayata geçirilen birçok projeyi o dönemlerde de hayata geçirmeyi düşündüğünü belirten Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen ise:
 
“Aslında çok anlamlı bir gün ve çok anlamlı bir yerde sizlerle beraberiz. Tam da bu mekanda şehid oldu, son nefesini verdi. Mekanı cennet olsun. Sultan Abdülhamid Han’ı anmak onun felsefesini onun hayat tarzını, onun düşüncesini, onun idealini yaşatma gayretleriyle ancak anlam bulur. Çok güncel bir proje Marmaray, Sultan Abdülhamid Hanın projesiydi. Hamidiye Hicaz Demiryolu Projesi, Darülacize Müessesesi gibi bir ömre ve çağa değil, nesiller boyu devam edecek ufku açık geniş düşünceli çok muhterem bir büyüğümüzdü. Bu anlamlı etkinliği tertip ettikleri için İstanbul Tarih ve Kültür Topluluğu Yönetimini tebrik ediyor, kendilerine ayrıca teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
 
Marmaray’da Fotoğraf Sergisi
 
Beylerbeyi Sarayı ziyaretinden sonra Marmaray Üsküdar İstasyonunda toplanan katılımcılar İstanbul Tarih ve Kültür Topluluğu tarafından hazırlanan “Sultan Abdülhamid’in İstanbul’u” isimli Fotoğraf sergisini ziyaret etti.
 
Serginin açılışında konuşan İstanbul Tarih ve Kültür Topluluğu Başkanı İbrahim Akkurt:
“Her resim bir fikirdir. Bir resim yüz sayfalık yazı ile ifade olunamayacak siyasi, hissi manaları telkin eder. Onun için ben, tahrir-i mündericattan (yazılı bilgilerden) ziyade resimlerden istifade ederim.”  Fotoğrafa ve fotoğrafçılığa verdiği önemi bu sözlerle dile getiriyordu Sultan İkinci Abdülhamid Han… Sultan Abdülhamid’in eseri olan Marmaray’da O’nun kültür-sanat ufkunu yansıtan bir programla sizleri selamlıyoruz. Saltanatı döneminde 911 albüm ve yaklaşık 36.000 fotoğraftan oluşan Fotoğraf Albümü ile o dönemi bize en güzel şekilde yansıtan Cennetmekan Sultan İkinci Abdülhamid Han’ı rahmet ve şükranla yad ediyoruz.” dedi.
 
Açılış konuşmasının ardından sergi İbrahim Akkurt ve Şehzade Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu’nun kurdela kesimi ile açıldı.
 
Mehter Takımı Eşliğinde Sirkeci’den Çemberlitaş’a Sevgi Yürüyüşü
 
Marmaray ile Üsküdar’dan Sirkeciye geçen grup, Fatih Sultan Mehmed Uluslararası İmam Hatip Lisesi öğrencilerinden oluşan Mehter Takımı öncülüğünde Sevgi Yürüyüşü gerçekleştirdi. Topluluk Başkan Yardımcısı Ahmet Melik Ünal’ın müthiş performansı ile coşkulu bir yürüyüş meydana geldi.
  Sevgi Yürüyüşünü takip eden halk ve turistler alkışlar ile destek gösterilerinde bulundu. Sirkeci Tren Garından başlayan Sevgi yürüyüşü Çemberlitaş Sultan İkinci Mahmud Türbesi önünde son buldu.
 


Basın Açıklaması
 
Program İstanbul Tarih ve Kültür Topluluğu Başkanı İbrahim Akkurt’un basın açıklaması ile sürdü. 
 
İbrahim Akkurt;
 
34.Osmanlı Padişahı olarak 34 yaşında tahta çıkıp, yaklaşık 34 yıl Osmanlı Devletine ve milletine hizmet eden Sultan İkinci Abdülhamid Han’ı anmak-anlamak Ve kutlu mücadelesini tebrik etmek gayesiyle bugün burada toplanmış bulunmaktayız. Sultan İkinci Abdülhamid Han, Yaşadığı dönem ve icraatlarıyla tarihimizin en mühim ve belki de hakkında en çok konuşulan şahsiyetlerindendir. Devr-i Saltanatında milletini savaşlardan uzak tutmak kaydıyla; çözülen, yıkılmaya yüz tutan devleti; İlmi, iktisadi, askeri, kültürel ve siyasi olmak üzere birçok alanda  dahiyâne uygulamaları ile yeniden Cihan Devleti haline getirmiştir.
 
“Esâretin bir çeşidi de borçlandırmadır” diyen Sultan Abdülhamid, 33 yıllık saltanatında mahirane siyaseti sayesinde Osmanlı borcunu 300 milyon altından 32 milyon altına düşürme başarını göstermiştir. Müslümanların ilk kıblesi, İkinci camisi ve Üçüncü haremi Kutsal Mescid-i Aksa’yı ve Filistin topraklarını Günümüzde Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren Siyonist barbarlara teslim etmeyip onlarla mücadele ederek, bu uğurda tac-ı tahtını feda etmiştir.
 
Tahtta kaldığı 33 yıl boyunca, Dünyadaki ve ülke içerisindeki gelişmeleri yakından takip ederek, başta gözbebeği olan İstanbul olmak üzere Osmanlı Coğrafyasının dört bir yanını yaptırdığı eserlerle ihya etmiştir. 1895’ten günümüze 120 yıldır kesintisiz bir şekilde Hasta, yaşlı ve bakımsızlara hizmet veren Daru’l Aceze’yi, İlk kurulan çocuk hastanesi Hamidiye Etfal’i, Dolmabahçe, Şişli ve Yıldız Saat kulelerini İstanbul’a armağan etmiştir. İstanbul ile Mekke-Medine-Kudüs ve Şam-ı Şerif’i birbirine bağlayan Hamidiye Hicaz Demiryollarını ve bu büyük İslam Birliği Projesinin başlangıcı sayılan Haydarpaşa Tren Garını Sultan Abdülhamid Han teşekkül ettirmiştir. Günümüzde dahî kendisini eleştirenlerin bile susadıklarında istifade ettikleri, Âb-ı Azîz, tadı lezziz Hamidiye sularını İstanbul’a O kazandırmıştır.
 
1.Dünya Savaşı yıllarında İstanbul’un işgali endişesiyle geçici olarak devletin başkentinin İstanbul’dan Konya’ya taşınması gündeme gelip,Bu durum Beylerbeyi Sarayında sürgün hayatı yaşayan Sultan Abdülhamid’e bildirildiğinde;
“Ben, Dedem Sultan Fatih’in torunuyum.Hiçbir vakit Bizans İmparatoru Konstantin’den aşağı kalamam.Dedem İstanbul’u alırken, Konstantin, askerinin başında savaşa savaşa ölmüştür.Biraderim nereye giderse gitsinler. Fakat o ve hükümet, İstanbul’dan ayrılırlarsa bir daha dönemezler. Bana gelince; ben, Beylerbeyi Sarayından, ayağımı dışarıya atmam! Son nefesime kadar dedem Fatih’in emaneti İstanbul’u savunurum.” şeklinde kararlılık göstererek Hükümetin ve padişahın İstanbul’da kalmasını sağlamıştır. Bugün dünyanın göz bebeği, dünya küresinin mücevher beldesi İstanbul’da Bağımsız bir şekilde huzur içinde yaşıyorsak belki de bunu, Sultan Abdülhamid’in O dönemde göstermiş olduğu Sağlam İradeye ve dirayetli duruşa borçluyuz.
 
Cennetmekân Sultan İkinci Abdülhamid Han’ı vefatının 97. yılında zât-ı manevisini hayır ve minnetle yâd ediyoruz. Yapmış olduğu hayırlı hizmetlerinden dolayı “Allah kendisinden razı olsun” diyor ve Ahirette “Kevser Irmağı”nın başında kendisiyle beraber olabilmeyi Yüce Rabbimizden niyaz ediyoruz…”ifadelerini kullandı.


 
Türbede Kur’an-I Kerim Tilaveti Ve Hatim Duası
 
Basın açıklaması sonrasında türbede kabri başında Senegalli Abdülvedüd Marega,  Bangladeşli Abdullah Mamun ve Yemenli Muhammed Hamza tarafından Kuran-ı Kerim tilavetinde bulunuldu. Okunan hatimlerin dualarını ise İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hikmet Atan gerçekleştirdi. Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın sosyal-kültürel yönlerinin ve İstanbul’a kazandırdığı eserlerin ön plana çıkarıldığı bu kapsamlı etkinlik türbede son buldu.
 

http://www.istanbultarih.com/haberprint/sultan-ikinci-abdulhamid-sevgisi--istanbul-da-meydanlari-doldurdu-15.html